Ressam Elanur Mazlum ile İlham Veren Bir Sohbet
Sanat, duyguların ve düşüncelerin en saf haliyle ifade bulduğu bir alan. Bu alanda kendi özgün yolunu çizen genç ressam Elanur Mazlum, hem çağdaş hem de duygusal anlatımıyla dikkat çekiyor. Renklerin ve formların ardına sakladığı dünyasında kadının gücünü, gençliğin arayışını ve sanatın dönüştürücü etkisini ustalıkla harmanlıyor. Biz de Elanur Mazlum ile bir araya gelerek sanat yolculuğunu, ilham kaynaklarını ve genç bir kadın sanatçı olarak karşılaştığı zorlukları konuştuk. Bu keyifli röportajda onun dünyasına bir pencere açmaya ne dersiniz?
Kendini ve sanatını bize kısaca tanıtır mısın?
Seni takip etmek isteyen okuyucularımız için çalışmalarına nereden ulaşabiliriz?1.Ben Elanur Mazlum. Giresun Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Öğretmenliği Bölümü’nden mezun oldum. Sanatımda doğanın ruhundan besleniyor, soyut ve somut öğeleri bir araya getirerek yeni hikâyeler kuruyorum. Süreç odaklı çalışmalarımda, izleyiciyi kendi iç yolculuğuna davet etmeyi amaçlıyorum. Baskıdan seramiğe, kolajdan dijital illüstrasyona uzanan bir üretim diliyle her defasında yeni bir keşfe çıkıyorum.
Resme olan ilgin ne zaman ve nasıl başladı?
Resme ilgim 18-19 yaşlarında başladı. Üretmeyi hep seviyordum, sanatla ilgiliydim. Cemil Bayram hocam sayesinde yeteneğimi keşfettim ve çok çalışarak üniversiteyi kazandım. Üniversitede farklı alanlarda kendimi geliştirdim, hâlâ da bu yolculuğa devam ediyorum.
Sanatında en çok hangi konulara veya duygulara odaklanıyorsun?
Sanatımda birçok konuya yer veriyorum. İlk dönem işlerimde doğa önemli bir ilham kaynağıydı. Zamanla daha soyut anlatımlara yöneldim. İçsel bir yolculuğun parçası olarak bellek teması üzerine bir seri ürettim. Ayrıca portre çalışmalarına da yer veriyorum.
İlham kaynakların neler? Seni en çok ne motive eder?
Kendimle kalmak, yeni projeleri takip etmek, sergileri gezmek ve sanatçılarla sohbet etmek ilham aldığım somut kaynaklar. Bunun dışında tiyatro ve müzik gibi farklı sanat dallarından da besleniyorum. Bu alanları keşfederken, kendi çıkarımlarım ve ürettiğim materyallerle nasıl bir süreç yaratabileceğimi düşünüp buna göre ilerliyorum. Bunun dışında farklı bakış açıları sağlamak için süreç içinde güvendiğim ve fikirlerine önem verdiğim sevdiğim insanlardan da besleniyorum.
Hangi malzemeleri ve teknikleri kullanmayı seviyorsun?
Kullandığım malzemeler ve teknikler zaman zaman değişiyor. Ancak baskı sanatında özellikle Ksilografi ve Gravür tekniklerini seviyorum. Her ikisi de uzun bir süreç gerektiriyor ve her seferinde sonucu hayal ettiğimden farklı bir şekilde ortaya çıkıyor. Bu da benim için çok değerli.
Sanatını tanımlarken hangi kelimeleri kullanırsın?
Sanatımda doğadaki canlılardan minimalist çizimlere kadar pek çok farklı öğe bulunuyor. Çalışmalarım bazen karışık, bazen ise daha sade ve minimal bir ifade diliyle şekilleniyor. İlk zamanlar daha içsel soyut karmaşıkken, şu sıralar daha canlı daha enerjik diyebilirim.
Günlük hayatında seni etkileyen şeyler resimlerine nasıl yansıyor?
Günlük hayatımda beni etkileyen şeyler, genellikle yazı yazma alışkanlığımla birleşiyor. Tatlı anları basit çizimlerle defterime karalarım ve bu şekilde onları anıya dönüştürürüm. Yaşadığım olayları analiz etmek, benim için önemli bir öz farkındalık süreci. Bu süreç, sanatımda da kendini gösteriyor; günlük hayatta fark ettiğim duygular ve anlar, projelerimde bir yansıma buluyor.
Kadın bir sanatçı olarak bu alanda karşılaştığın zorluklar oldu mu?
Bazen kısıtlayan zamanlar olmuştur, ancak şanslıyım ki, bariz bir engelle karşılaşmadım. Yine de, farklı yerlerde okuduğum ve duyduğum şeyler, sanat dünyasında kadın sanatçılar için bazı zorlukların varlığını gösteriyor.
Bir tabloyu tamamladığında içinde nasıl bir his oluyor?
Hayal ettiğimden daha güzel bir şey ortaya çıkarmak, beni tatmin eden bir his yaratıyor. Farklı tekniklerle çalışmayı sevdiğim için, üretim süreci genellikle sonucun kendisinden daha yoğun bir duygu veriyor. Sonuca baktığımda ise, üretmiş olmanın verdiği mutluluk bana çok iyi hissettiriyor.
Şu ana kadar yaptığın en özel ya da en anlamlı çalışman hangisiydi? Hikâyesi nedir?
İlk gravür çalışmam üniversite yıllarıma ait ve benim için çok özel. Karadeniz’in mitolojisinden ilham aldım, ‘Su İyesi’ olarak adlandırdım. Mitolojideki özellikleri taslağa döküp gravüre dönüştürdüm. Yüksek lisans dönemimde de özel çalışmalarım oldu ama yine de aklıma ilk gelen bu eser.
Sanatınla ne anlatmak, ne hissettirmek istiyorsun?
Sanatımla, izleyicilere farklı bakış açıları sunmayı ve onları duygusal olarak harekete geçirmeyi amaçlıyorum. Soyut ve somut öğelerle oluşturduğum eserler, izleyicinin kendi iç dünyasına dokunmasına, duygusal bir bağ kurmasına olanak tanıyor. Her çalışmamda, bir hikaye anlatmaya çalışıyorum; izleyici o hikayeyi keşfederken kendini de bulmalı diye düşünüyorum.
Sosyal medya senin için nasıl bir platform? Sanatını paylaşmak açısından avantajları/dezavantajları nelerdir?
Sosyal medya, sanatımı geniş kitlelere ulaştırmak açısından büyük bir avantaj sağlıyor. Görsel odaklı platformlar, eserlerimi hızlıca paylaşmama ve izleyicilerle doğrudan etkileşim kurmama olanak tanıyor. Ancak, aynı zamanda sanatın derinliğini ve anlamını tam olarak yansıtmakta bazen zorlanabiliyorum. Kısa süreli dikkat süreleri ve sürekli yenilenen içerikler, sanatımın daha derin bir bağ kurmasını engelleyebiliyor. Yine de, sosyal medya sayesinde farklı insanlara ulaşmak ve sanatımı paylaşmak çok değerli.
Gelecekte gerçekleştirmek istediğin sanat projeleri veya hayallerin neler?
Gelecekte, sanatımı daha geniş kitlelerle buluşturmak ve farklı disiplinleri birleştirerek yenilikçi projeler üretmek istiyorum. Özellikle doğa, kültür ve insan psikolojisini harmanlayan büyük ölçekli bir enstalasyon çalışması yapmayı hayal ediyorum. Bunun dışında, dijital sanat ve geleneksel teknikleri birleştirerek interaktif projeler üretmeyi de planlıyorum. Sanatımın sadece galerilerde değil, farklı sosyal alanlarda da yer almasını istiyorum.
Genç ve yeni başlayan sanatçılara ne gibi tavsiyeler verirsin?
Genç sanatçılara tavsiyem, sabırlı olmaları ve sürekli olarak denemeler yapmalarıdır. Kendi tarzınızı bulana kadar farklı teknikleri keşfedin ve eleştirilerden ders çıkarın. En önemlisi, iç sesinizi dinleyin ve yaratıcılığınıza güvenin. Bununla birlikte ek not olarak; hayatı, insanları, hareketleri, evreni gözlemlemek en iyi materyal.
Seni takip etmek isteyen okuyucularımız için çalışmalarına nereden ulaşabiliriz?
Çok aktif olarak kullanmasam da, Instagram ve Linkedin hesabımdan takip ve iletişimde bulunabilirsiniz.
Instagram: @elartizm
LinkedIn: Elanur Mazlum
Yorumlar
Yorum Gönder